“Adalı Yazarlar ve Kitaplar” yazı dizisinin 26.04.2023 tarihli ikinci bölümünde “Roman ve Coğrafya” ya yer verdikleri için Fahri Tuna ve Yeni Sakarya Gazetesi ‘ne teşekkür ederiz.
Metnin tamamı aşağıdadır.
**************************************************************************************************************************************************************
NECLA DURSUN’DAN, EDEBİYAT ÜZERİNDEN BALKANLAR’I OKUMA DENEMESİ: “ROMAN VE COĞRAFYA”
Necla Dursun benim yeğenim. Kardeşim. Yakınım. Görüştük mü hiç? Hayır. Sadece iki – üç kez telefonla konuştuk, beş – on defa da mesajlaştık. O kadar.
Babam Adapazarı Karakamış Köyü ‘nden demişti, ilk telefon konuşmasında. Ben de oraya on beş kilometre kuzeyde, Okçular ’da doğdum büyüdüm demiştim. Aaa, Okçular ’da, babamın asker arkadaşı Zekeriya Şahin vardır deyince, komşumuz, akrabamız, yeni rahmetli oldu şeklinde konuşmuştuk. Bu konuşmadan sonra Necla benim yeğenim oldu, ben de onun ağabeyi. Aldım kabul ettim.
Aralıkta yayımlanan Kırklanmış Portreler kitabım üzerine benle uzunca, kuşatıcı, nefis bir söyleşi geçekleştirmiş, Şehir ve Kültür Dergisinin 2023 Mart sayısında yayımlanmıştı. Yeğenime müteşekkirim. İtiraf ediyorum, kırk yıllık yazarlık geçmişimde, ulusal dergi ve gazetelerde benle yapılmış – tartışmasız – en başarılı söyleşiydi.
Necla’yı, Necla’mızı seviyorum. Nedeni muhtelif. Balkan yürekli, naif, coşkulu, çalışkan bir kız o. Balkan sevdalısı bir kız. Kalbi Rumeli sevdasıyla lebalep dolu biri. Makedonya, Debre, Kocacık – Atatürk’ün babası Ali Rıza Efendi’nin köyü – kökenli, Fabrika ayarlarına ölümüne bağlı bir kalem. Tıpkı – Balkan kökenli olmadığım hâlde – Rumeli’ye yirmi yılda altmış bir kere seyahat etmiş, Üsküp’ü, oraya gömülmeyi vasiyet edecek kadar çok seven, bu satırların yazarı gibi. Necla Dursun yeğenim benim sözümün hakikati buradadır, buracadır, buncadır.
Onun 2023 Ocak ayında Okur Kitaplığı’ndan çıkan araştırma/inceleme kitabı Roman ve Coğrafya kitabının yayınını duyunca, çocuklar gibi sevindim. Zira Balkan sevdalısı yeğenimin, hem de Balkanlar üzerine bir kitabı. Üç kere, üç kat, üç misliydi elbette sevincim.
Kitabın alt başlığı ise Edebiyat İle Balkanlar’ı Okumak. İşte bu. Tam da bu. Aradığımız da bulduğumuz da bu. Üç bölüm hâlinde 207 sayfadan oluşan kitap, eşi dost akraba, ahbaplarımızla, tanıdık duygular, tanıdık şehirler, tanıdık yazarlarla buluşturuyor bizi. Selimoviç’ten Avni Engüllü, İlhami Emin, Necad İbrişimoviç dostlarıma ağabeylerime kadar.
Vardar Ovası Vardar Ovası veya Yandi Kumonova / Tutuşti Preşova / Prizran içinda / Halil Beg hovarda yahut Manastır’ın / Ortasında / Vardır çeşme / Şu Manastır / Kızları / Hepsi de seçme, hele hele Selanik içinde selâm okunur / Selamın sedası cana dokunur; türkülerimiz duydu duygu, şehir şehir, imge imge, Balkan coğrafyasında dolaştırır bizi. Gel de Batılı meslektaşlarına bizim romanımız türkülerimizdir diyen Üsküp çocuğu büyük şair, büyük mütefekkir Yahya Kemal’e hak verme, rahmetle anma onu şimdi.
Bu ödüllük eserinde Karakamışlı yahut Adalı Necla kızımız, akademik bir titizlik ve kuşatıcılıkla, bizi Balkan kökenli edebiyat eserlerinde gezdiriyor. Ne güzel. Akademik dedim de, akademiyanın o soğuk ve mesafeli dilinden oldukça uzak, sıcacık bir dille, üstelik. Bu da takdire şayan bir özelliği kitabın. Kutluyorum.
Necla Dursun’un başarılı incelemesi, İvo Andriç ’in Drina Köprüsü ve Travnik Günlüğü ile Kim Mehmeti ’nin Üsküp Dilencileri ve Kuyu adlı dört romanı üzerinden Balkan coğrafyasını seriyor önümüze. En çok da Balkan hayatını, hassasiyetini, duygularını. Hüzünlerini. İbni Haldun’un coğrafya kaderdir hükmünü yaşatırcasına. Lirik, akıcı, sıcak bir dille.
Bana sorsalar, bu kitap yüksek lisans tezi derim. 116 kaynak / me’haz var zira. Dıştan öyle işte.
Üsküp’te Türkçenin iki dünyaya, yaşayan Köprü ’sü olan şair Leyla Şerif Emin, benim kardeşimdir, bilirsiniz. Eşi Hüsrev Emin gibi, yakını Mehmed Arif gibi. Leyla, Necla’nın da kardeşiymiş meğer. Kitabını da Leyla’nın Balkan coğrafyasını çok güzel anlatan şiiriyle bitirmiş:
Devrik cümlelerin çocuklarıyız / Devirlerden geçip geldik buraya / Yüklemlerimiz hep baştadır / Balkan desek de kanmayın baştaki bala / En çok kan bulaşmıştır bu toprağa.
Okur Kitaplığı’ndan çıkan bu güzel kitabı edinin, okuyun, çok faydalanacaksınız. Benden söylemesi.
Fahri TUNA
Yeni Sakarya Gazetesi
26.04.2023